Euroleague'de Normal Sezonun Panoraması

4 Ocak 2011 Salı

En İyi Takım


Maccabi Electra (9-1) ve Montepaschi Siena (8-2)
Normal sezona damgasını vuran iki takım; Maccabi ve Siena. Maccabi David Blatt'ın gelişiyle gösterdiği müthiş performansla dikkatleri çekerken, Siena'da şu anki görüntüsüyle Euroleague'in en komple takımı görüntüsünde. Bu yüzden bu ünvanı bu iki takıma paylaştırıyoruz.


Maccabi
Electra
İlk maçını deplasmanda Caja Laboral'a farklı kaybettikten sonra oynadığı 9 maçta da 9 galibiyet aldı Maccabi. Normal sezona damga vuran bu performansın anahtar isimleri yeni koç David Blatt ve onun liderliği emanet ettiği Chuck Eidson'dı. Rollerin belirgin olduğu David Blatt'in sisteminde Perkins, Pargo, Eidson ve Big Sofo başta olmak üzere herkesten katkı aldılar. Tabii en büyük sorumluluk Eidson'ın üzerindeydi. O da üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirerek 10.7 sayı, 4.5 ribaund, 4.6 asist ve 3.1 top çalma istatistiklerine imza atarak takımına her alanda katkı vermeyi başardı. Maccabi ayrıca pota altını Milan Macvan ile güçlendirerek Euroleague'de 'Final Four' şansını daha da arttırdı.

Montepaschi Siena

Siena'nın bu sezon Euroleague'deki en komple takım olduğunu söylemiştik. Peki bunu sağlarken neleri doğru yaptılar? McCintyre ve Hawkins gibi iki önemli silahını kaydettikten sonra onların yerlerini çok iyi takviyelerle doldurdular. Çok başarılı ve doğru yaptıklarının başında hiç kuşkusuz savunma sistemleri geliyor. Siena, savunmadaki gayretiyle var olan, burdan bulduğu enerjiyi hücumuna yansıtan bir takım. Bu sezon kaybettikleri iki maçta da (Fenerbahçe ve Barcelona) hücumda kötü olmaları değil savunmada direnememeleri onları daha çok etkilemişti. Bu sezon 10 maçta ortalama 66,1 sayı yiyerek Euroleague'in en az sayı yiyen takımı olmaları bu anlatılanları destekliyor.

En Değerli Oyuncu

Dimitris Diamantidis
Panathinaikos'un D grubunda 1. olmasıdaki en büyük etken. PAO'nun kalbi, beyni, ruhu... Kısacası her şeyi... bıla bıla istatistikleriyle takımını sırtladı. Union Olimpa maçının son 75 saniyesinde attığı 13 sayıyla, maçı tek başına kazandırmasıyla ve daha da önemlisi ortaya koyduğu karakterle şu ana kadar ligin en değerli oyucusu konumunda.

En İyi 5

Dimitris Diamantidis (Panathinaikos)
Onu hem en değerli oyuncu seçmemiz hem de en iyi savunma 5'ine dahil etmemiz neden ilk 5'te olduğunu son derece iyi açıklıyor herhalde.

Keith Langford (BC Khimki)
18.7 sayı ortalamasıyla sayı kralı ve 19.7 ortalama ile de en fazla 'ranking' puanına sahip olup normal sezonun en verimli oyuncusu oldu Keith Langford. Rakamlar onu en tepeye çıkardı ancak o bütün uğraşlarına rağmen takımını Top 16'ya taşıyamadı.

Chuck Eidson (Maccabi Electra)
Maccabi'nin bu sezonki en önemli dişlisiydi Eidson. Sahip olduğu basketbol zekasıyla pivot hariç her pozisyonda değerlendirilebilecek nitelikte bir oyuncu. 10.7 sayı, 4.5 ribaund, 4.6 asist ve 3.1 top çalma istatistikleriyle onu hangi koç ilk 5'inde görmek istemez ki?

Joel Freeland (Unicaja Malaga)
Bu sezon gerek istatistik, gerekse de oyun anlamında önemli bir yükselişe imza atan 23 yaşındaki oyuncu Unicaja'nın en önemli parçalarından biri haline geldi.13,7 sayı - 6.6 ribaund ortalamalarıyla takımının B grubunda 3. sırayı alarak Top 16'ya kalmasında çok önemli bir pay sahibi oldu.

Stanko Barac (Caja Laboral)
2010-2011 sezonunun pivot oyuncular için pek verimli geçtiği söylenemez. En iyi 5 kadrosunu düşünürken aklımızda pivot pozisyonu için sadece Barac ve Big Sofo vardı. Biz de tercihimizi Stanko Barac'dan yana kullandık. Huertas gibi bir oyun kurucuyla aynı takımı paylaşan 2.17'lik dev pivot bu şansını iyi kullandı ve maç başına 14.1 sayı kaydederek Caja Laboral'ın hücumda Teletovic'den sonra en önemli opsiyonu haline geldi.


En İyi İkinci 5


Bo McCalebb (Montepaschi Siena)
Terrell McIntyre'ın gidişiyle takıma dahil olan oyuncu, Siena'ya geldiğinde McIntyre'ın takıma kattıklarını yapabilecek mi beklentisiyle karşılaşmıştı. Geçen sene Partizan'da çok iyi bir sezon geçiren oyuncu için şuana kadar her şeyin yolunda olduğunu söyleyebiliriz. En azından rakamlar bize bunu söylüyor. McCalebb normal sezonu 15.5 sayı, 2.7 asist ve 2.4 top çalma istatistikleriyle tamamlayarak önümüzdeki turlarda Siena'nın en önemli parçalarından biri olacağını herkese gösterdi.

Vassilis Spanoulis (Olympiakos)
Panathinaikos'tan Olympiakos'a transfer olduğunda çoğu insan hoş karşılamamıştı bu durumu. Teodosic ve Papaloukas'ın yanında performansının düşmesini bekleyen de çoktu ancak o tüm bu söylentilerin aksine çok iyi bir sezon geçirdi. Takımına çok iyi adapte oldu ve Olympiakos'un grubu 1. tamamlamasını sağladı. 15.4 sayı - 2 ribaund - 4.9 asist ortalamaları ile oynayan Spanoulis'in belki de tek kötü yanı çok fazla top kaybı yapması oldu, maç başına 3.8.

Fernando San Emeterio (Caja Laboral)
Caja Laboral sisteminin en önemli parçası. 13.7 sayı - 5.2 ribaund - 1.9 asist ortalamalarıyla oynasa da sahaya hep bundan daha fazlasını ortaya koydu.

Kevinn Pinkney (Union Olimpija)
Sezonun flaş takımı Union Olimpija'da en çok katkı yapan oyunculardan biri. Euroleague'deki ilk sezonunda 14.4 sayı - 4.5 ribaund - 1.2 asist - 1.2 top çalma istatistikleriyle oynadı 83 doğumlu oyuncu.


Sofoklis Schortsanitis (Maccabi Electra)
5 yıllık Olympiakos kariyerinin ardından Maccabi'de David Blatt sayesinde daha efektif bir şekilde kullanılıyor Big Sofo. Maç başına ortalama 22 dakika süre almasına karşın 13.6 sayı - 4.8 ribaund ortalamaları yakaladı normal sezonda.

En İyi Savunma 5'i


Dimitris Diamantidis (Panathinaikos)
İlkini yaptığımız bu normal sezon panoramasında son 6 yılda 5 defa yılın en iyi savunma oyuncusu seçilen Diamantidis'i bu 5'e koymamak gerçekten ustaya ayıp olurdu.

Ömer Onan (Fenerbahçe Ülker)
Fenerbahçe Ülker ve Milli Takımın yıllardır savunmada varını yoğunu ortaya koyduğu emektarı için söylenecek pek söz yok! Bu 5'i en çok hakeden isimlerin başında geliyor.

Chuck Eidson (Maccabi Electra)
Takımını hücumda sırtladığı kadar, savunmadaki gayreti de olağanüstüydü. Hücumda inanılmaz kötü bir gün geçirdiği Zalgiris maçında savunmada kusursuz bir oyun oynadı. Eidson, koçu David Blatt'ın ona güvenip onun üzerine çizdiği son hücumda üçlüğü bularak takımına maçı kazandırmıştı.

Shaun Stonerook (Montepaschi Siena)
İstatistikler bu adamın neden 5 sezondur Siena ile Euroleague'de ilk 5 çıkıp ortalama 25 dakika süre aldığını açıklayamıyor. Onu sahada, Siena'nın muzzam savunma sisteminde başrol oyuncularından biri olduğunu görmemiz ancak bu durumu açıklayabilir.

D'or Fischer (Real Madrid)
Bu sezon savunmada Real Madrid pota altını ayakta tutan isimdi ABD'li oyuncu. Lottomotica Roma maçında yaptığı 6 blok da ilgi çekiciydi.


En İyi 6. Adam

Jamont Gordon (CSKA Moscow)
Takıma geldiğinde Holden, Langdon ve Siskauskas'ın arkasında oynayacağını bile bile gelmişti. Geçen sene Final Four oynamış bir takıma 6. adam olarak çok iyi bir takviye konumundaydı. Ancak Siskauskas'ın sakatlanması ve J.R Holden'ın kalp rahatsızlığı nedeniyle yaşadığı form düşüklüğü onu bir anda takımın en önemli silahlarından biri haline dönüştürdü. CSKA'nın bu sezon ayakta kalan nadir isimlerinden biriydi. Siskauskas iyileştikten sonra da tekrar 6. adam pozisyonunda oynamaya başladı. Gordon bu sezonu 13.1 sayı, 4.8 ribaund, 3.7 asist istatistikleriyle kapattı. Böyle bir oyuncunun Top 16'da forma şansı bulamaması son derece üzücü olacak. Ancak Efes Pilsen'in bu oyuncuyu CSKA'dan koparması hem Efes için hem Gordon için mükemmel bir hamle olur. Umarım yakın zamanda takımımızda görebiliriz onu.


En İyi Genç Oyuncu

Leon Radosevic (Cibona Zagreb)
90 doğumlu oyuncu takımının içinde bulunduğu zor durumdan belki de kaçış yolu bulmak için ekstra motivasyonla oynadı bu sezon. 9 maçta 12.8 sayı, 6.6 ribaund ortalamalarıyla oynadı. Ancak bu performansı takımının normal sezonda galibiyet almasına yetmedi.



Normal Sezonun Fotoğrafları









Akılda Kalanlar
  • Mike Batiste'in kasıtlı bir şekilde Saso Ozbolt'un kafasına basması ve bunun sonunda ULEB'in Mike Batiste'e herhangi bir ceza vermemesi.
  • Diamantidis'in Olimpija maçında son 75 saniyede 13 sayı atarak maçı uzatmaya götürmesi.
  • Geçtiğimiz 2 sezonda sadece 3 galibiyet alan Union Olimpija'nın 7 sezon sonra Top 16'ya kalması.
  • Jeremy Pargo'nun muazzam smacı.
  • Fenerbahçe Ülker ve Efes Pilsen'in seyirci ortalamalarının tüm Euroleague'de ilk 4'de olması.
  • Son 8 yıldır Final Four'a kalan CSKA'nın bu sezon Top 16'ya dahi kalamaması.
  • Avrupa'nın en saygın koçlarından Dusko Vujosevic'in CSKA'da istenilen başarıları yakalayamaması ve kovulması.
  • Cibona'daki maddi kriz.
  • Euroleague'de çok iyi performans sergileyen Zalgiris'in koçunu Aco Petrovic'in kovulması.
  • Efes Pilsen'in kendi evinde 5 maçta 5 galibiyet, deplasmanda ise 5 maçta 5 mağlubiyet alması.
  • Teletovic'in Zalgiris maçında kaydettiği 9 isabetli üçlük ile Euroleague'deki rekoru egale etmesi. Ayrıca bu rekoru yeni üçlük çizgisinin arkasından attığını hatırlatalım.
  • Paylaşılamayan Milan Macvan'ın Maccabi'ye transfer olması.

Normal Sezonun En Güzel Hareketi

0 yorum:

Yorum Gönder